Skip links

Bel Ağrısı Neden Olur? Tedavi Seçenekleri Nelerdir? – Bölüm 2

Bel ağrısıyla ilgili genel olarak detaylıca bilgi vermeyi hedeflediğim blog yazısının ikinci bölümündesiniz. Henüz okumadıysanız birinci bölümü için buraya tıklayabilirsiniz.

Birinci bölümde, dünyadaki neredeyse herkesin hayatının bir bölümünde bel ağrısı atağı yaşadığını, bel ağrısının çoğunlukla can sıkıcı olmaktan öteye gitmediğini, birkaç hafta içinde kendiliğinden geçme ihtimalinin oldukça yüksek olduğunu, bel ağrısının tiplerini ve tedavi sürecindeki genel önerileri yazdım. Bu bölümde 8-12 haftadan uzun süren bel ağrınız varsa ne yapabileceğinizi ve tedavi seçeneklerini anlatmaya devam edeceğim.

Bel Ağrım Geçmedi Ne Yapmam Gerekir?

Bel ağrısı çok fazla değişkene bağlı ve pek çok katkı faktörü mevcut. Bel ağrısının kaynağı ne olursa olsun tüm herkesin faydalanacağı bazı öneriler var:

  • Olumlu düşünceler ve duygular üzerine yoğunlaşın
  • Gevşemeyi öğrenin
  • “Normal” hareket etmeyi öğrenin
  • Sağlıklı yaşam tarzınızı sürdürmeye devam edin. Sağlık yaşamla ilginiz yoksa da ilginiz olsun 🙂
  • Aile, iş ve arkadaşlarla ilişkinizi kesmeyin.

Bunlar genel geçer psikososyal ve fiziksel öneriler. Ancak, tedavideki öneminin ne kadar büyük olduğunu ne kadar anlatırsam anlatayım yetmeyecektir. Tedavi için “size yapılan şeylere” de fazla güvenmeyin. “Size yapılan şeylerin” içinde cerrahiler, eklem manipülasyon ve mobilizasyonları, kayropraktik, masaj, kupa, kuru iğne, klasik fizik tedavi ve benzeri her şeyi katıyorum.

Fizyoterapist olmama rağmen kendi yaptığımız uygulamalara da gereğinden fazla güvenmemenizi söylüyorum. Bel ağrısı tedavisi için başvuracağınız hekim ve fizyoterapistin ağrı yönetiminde kendinizin yapabileceği yöntemleri ve fırsatları size anlatmalı ve öğretmelidir. Bazen hastalar bu ağrı yönetimini nasıl yapacaklarını kendileri bulabiliyorlar. Bazen de yardıma ihtiyaç duyuyorlar. İşte o zaman hekime veya fizyoterapiste başvuruyorlar. 

Fizyoterapist Bel Ağrısına Ne Yapar?

Başvurduğunuz hekim ve fizyoterapist öncesinde beraberce bel ağrısına bir tanı koyacak, olası “kötü” durumları eleyecek ve ağrınızı yönetebilmeniz, eski hareketliliğinize ve günlük yaşamınıza dönebilmeniz için size bir yol haritası çizecektir. Size nasıl yardımcı olabileceğimi öğrenmek için danışan başvuru formunu doldurabilirsiniz.

Yol haritası, sizin tedavi sedyesinde yattığınız ve size yapılan tedavileri içeren şekilde olmamalıdır. Bu yol pasif tedavi yoludur ve “düşük değerli bakım” olarak tanımlanan yaklaşımdır. Halbuki sizin “yüksek değerli bakıma” ihtiyacınız var. Bu da aktif tedaviyi içerir. Aktif tedavinin içinde tedavi edici egzersizler, günlük yaşam düzenlemeleri, tedavi edici iletişim yöntemleri ve benzeri yöntemler bulunur. 

Hatırlatmam gerekir ki size önerilen tedavi yaklaşımlarından (cerrahi, pasif tedaviler ve aktif tedaviler) hangisinin size uygun olduğuna karar vermeden önce şu 5 soruyu mutlaka sorun:

  1. Bel ağrısıyla ilgili en iyi kanıta dayalı tedavi yöntemleri nelerdir?
  2. Bel ağrısı tedavi yöntemlerin faydaları ve riskleri nelerdir?
  3. Bel ağrısı tedavisinde hekimin veya fizyoterapistin yapması gerekenler nelerdir?
  4. Hasta olarak sizin sorumluluklarınız ve yapmanız gerekenler nelerdir?
  5. Bel ağrısı için hiçbir tedavi almazsanız ne olur? 

Tedavi Sürecim Başladı Beni Ne Bekliyor?

Eğer bana danışmak istiyorsanız buraya tıklayarak genel tedavi yaklaşımımı ve buraya tıklayarak tedavi sürecini okuyabilirsiniz. Ancak, neyi tercih ederseniz edin şu an için bilimin önerdiği en etkili yaklaşımlara bir göz atalım. Basit gözükecektir ancak emin olun hepsi düşük risk içeren, ilaçsız, cerrahisiz ve en etkili bel ağrısı tedavi yöntemleri olarak önerilmektedir.

Korkunun kendisi ağrıdan daha kötüdür.

Olumlu Kalın

Herkes ağrıyı başka deneyimleyecektir. Bazen olumlu olmak zor gözükebilir. Düşük moral, kaygı, korku ve diğer olumsuz duygular bel ağrısının eşlikçileridir. Olumlu kalma çabanıza “bel ağrınızın büyük ihtimalle ciddi bir sebebe dayanmadığı” bilgisi fazlasıyla yardımcı olacaktır. Daha iyi olma ihtimaliniz ağrınızın kötüleşme veya geçmeme ihtimalinden ÇOK daha yüksek.

Aktif Kalın, İşi Bırakmayın

Bel ağrınızın ne zamandır olduğuna bakmaksızın rahat olduğunuz hareket miktarını ve şeklini bulup yavaş yavaş arttırmak toparlanmanıza büyük fayda sağlayacaktır. Bel bölgesini aşırı korumak iyileşmenizi geciktirecektir. Hareketsizliği genellikle istemiyoruz.

Harekete ve egzersize başlarken ilk etapta biraz ağrı hissetmenizin normal olduğunu unutmayın. Ağrıdan veya tekrar yaralanmaktan korkmayın. Korkunun kendisi ağrıdan daha kötüdür. Tekrar yaralanacağınız hareketlerden vücudunuz zaten kaçınır. Korkmadan ama bilinçli bir şekilde hareket edin ve egzersiz yapın. Aksi takdirde iyileşmeniz gecikebilir veya ağrınız şiddetlenebilir. 

Korkunuzu yenmenin en kolay yollarından bir tanesi kademeli maruziyet olarak tanımlanan yöntemdir. Rahat olan hareketleri ve süreyi bulun. Yavaş yavaş arttırmaya çalışın. Bu esnada ağrıyı azaltmaya veya alevlenmeyi önlemeye yardımcı olmak için de çeşitli nefes egzersizleri ve fiziksel aktivite düzenlemeleri tercih edebilirsiniz. Hareket miktarınız arttıkça ve günlük yaşama devam ettikçe ağrınızın azalmaya başladığını hissedeceksiniz. 

Bel ağrısı için 24 saatten uzun yatak istirahati YAPMAYIN. Akut yaralanma gibi bazı nadir durumlarda hekim ve fizyoterapist size daha uzun istirahatler önerebilir. Ancak, yine de 24 saatten uzun yatak istirahatinin çoğunlukla iyileşmeyi olumsuz yönde etkilediğini biliyoruz. Yaptığınız işe gerekirse ufak değişikliklerle de olsa çalışmaya devam edin. İş yerinde aktif kalmak bel ağrısının iyileşmesine olumlu katkı sağlayacaktır. 

Egzersiz

Günlük egzersiz rutinini takip etmek vücudun sahip olduğu ağrı kesici mekanizmaları devreye sokup sinir sisteminin genel hassasiyetini azaltmaya yardımcı olacaktır. Bel ağrısı tedavisinde ve günlük işlevselliğin artmasında egzersiz çok önemli bir yer tutar. Egzersizlerin ne çok ne de az gelmesi, orta yolun bulunup kademeli maruziyet çerçevesinde ilerletilmesi gerekiyor.

Sağlıklı Yaşam Alışkanlıkları

Spesifik olmayan bel ağrısı ve genel olarak ağrılı pek çok durumda uyku kalitesinin pek çok ilaçtan daha etkili olduğu biliniyor. Uyku zamanı, uyku süresi, ekran maruziyetinin azaltılması ve alkol ve kafein tüketimine dikkat edilmesi uyku kalitesi için çok önemli. Uyku ve ağrı ilişkisine yönelik ayrı bir blog yazısı yazmam gerekir ancak meditasyon, hipnoz, düzenli egzersiz, gevşeme yöntemleri ve rutinler kaliteli bir uyku için oldukça faydalıdır.

Sağlıklı yaşam alışkanlıklarıyla ilgili yanlış anlaşılan bir durum var. Sanki hepsini aynı anda yapmak gerekiyormuş gibi algılanabiliyor.

Sağlıklı beslenme temel olarak obezitenin ve vücuttaki genel inflamasyonun önlenmesi açısından önemli. Kilo ile bel ağrısı arasında net bir ilişki olmasa da (çalışmaların bir kısmı ilişkili derken, bir kısmı ilişki yoktur diyor) bildiğimiz şey bel bölgesinin yük toleransı aşıldığında ağrı yaşama riskinin artması ve obezitede vücudun genel ağrı hassasiyetinin artması. Bu açıdan baktığımızda beslenme düzeni önem kazanıyor.

Sigara kullanımı bel ağrısında riski bir miktar arttırıyor. Aynı zamanda vücudun oksijeni kullanma yetisini etkiliyor ve genel fiziksel aktivitede azalmaya yol açıyor. Bir an önce bununla ilgili destek almak isteyebilirsiniz. 

Alkol tüketimi uzun vadede dolaylı olarak bel ağrısına etkide bulunuyor. Uyku kalitesini düşürmesi, genel ruh halini olumsuz yönde etkilemesi ve başka özelliklerinden dolayı bel ağrısı tedavisinde kontrol altına alınmasını öneriyorum.

Sağlıklı yaşam alışkanlıklarıyla ilgili yanlış anlaşılan bir durum var. Sanki hepsini aynı anda yapmak gerekiyormuş gibi algılanabiliyor. Halbuki bir tanesini yapmak bile yeter. Gerisi gelirse kendiliğinden çorap söküğü gibi gelir. 

Hem birinci hem de ikinci bölümde yazdığım her şeyi özetlemek gerekirse:

  • Bel ağrısından korkmayın. Aşırı korumacı olmayın. Sizin için değerli olan aktivitelerde bulunmaya devam edin.
  • Olumlu kalmaya özen gösterin.
  • Bel ağrısı çoğunlukla kendi kendine rahatlayacaktır.
  • Hareketliliğiniz arttıkça ağrınızın biraz artması normaldir. 
  • Vücudunuzda çok kuvvetli ağrı kesiciler üretiliyor. Bunu kullanmanın iki kolay yolu var: Sosyal destek ve egzersiz rutini.
  • Sağlıklı yaşam tarzı alışkanlıkları edinmeye çalışın.
  • İşi bırakmayın. 
  • Yalnız değilsiniz. Size yardımcı olacak insanlar var.

Bel ağrısı yaşıyorsanız ve benim size nasıl yardımcı olabileceğimi öğrenmek istiyorsanız bu formu doldurun. 

Beni Instagram’dan edebilirsiniz.

İleri okuma

Maher C, Underwood M, Buchbinder R, Non-specific low back pain, Lancet 2017 Feb 18;389(10070):736-747. doi: 10.1016/S0140-6736(16)30970-9. https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/29573870/

Lin I, Waller R, Wiles L, et al., What does best practice care for musculoskeletal pain look like? Eleven consistent recommendations from high quality clinical practice guidelines: systematic review, BJSM, 2019, Mar 2. https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/30826805/

Qaseem A, Wilt TJ, McLean RM, Forciea MA, Clinical Guidelines Committee of the American College of P. Noninvasive Treatments for Acute, Subacute, and Chronic Low Back Pain: A Clinical Practice Guideline From the American College of Physicians. Ann Intern Med. 2017 Apr 4;166(7):514-30. PMID: 28192789. doi: 10.7326/M16-2367. https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/28192789/